Gençlerbirliği Teknik Direktörü Ümit Özat, "Herkesle mücadele edecek gücüm var ama kimseyle kavga etmeye mecalim yok." dedi.

Gençlerbirliği'nin Spor Toto Süper Lig'de Atiker Konyaspor'u 2-0 yendiği maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamada bulunan Özat, güzel bir karşılaşma yaptıklarını belirterek, "Oyuncularımı kutluyorum. Kaçırdığımız goller de vardı. Hakem skora etki etmedi. Rantie daha etkili olsa birkaç gol daha bulabilirdik. Kornerden pozisyon verdik, oyuncularımla bunu konuşacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Ümit Özat, inandığı şeylerin peşinden giden bir karaktere sahip olduğunu vurgulayarak, "Geldiğimizde futbolcularımızla taşın altına elimizi koyduk. Bu takımı buralara beraber getirdik. Transferde bu kulübün kasasına 23 milyon lira para girdi. Art niyetli olsaydım bu kulüpte yetiştiğimi unutup 'Bırakıyorum.' derdim. Gençlerbirliği'ne bir Ümit değil, bin Ümit feda olsun." diye konuştu.

Transfer döneminde ayrılan futbolcular nedeniyle takımların bir süre sorun yaşamasının doğal olduğunu aktaran Özat, şunları kaydetti:

"Bırakıp gitmek bize yakışmazdı. Herkesle mücadele edecek gücüm var ama kimseyle kavga etmeye mecalim yok. Öyle anılmak istemiyorum. İlhan Cavcav'ın kaybı büyüktü. Alınan oyuncuların maliyeti belli. Geçiş sürecine ihtiyacı var. Ben yarın da gidebilirim. Cavcav'ın, bu kulübün bir lirasını hak etmeden yemem, yedirmem. En pahalı transferimiz 400 bin avro. Dos Santos'a 2 sene sonra 5 milyon avro vermesinler futboldan elimi ayağımı çekerim. İnsanların niyetlerini çok iyi biliyorum. Umarım başkan, babasının bıraktığı sancağı daha yukarıya taşıyacak."

Futbolcuları Serdar Gürler ve Aydın Karabulut'la ilgili yaptığı yorumda, sitemini dile getirdiğine dikkati çeken Özat, şöyle devam etti:

"Anne, çocuğunun elindeki iki elmadan birini istiyor. Çocuk ikisini de ısırınca annesi vermeyeceğini düşünüyor ancak tatlı olanı annesine veriyor. Bize ön yargıyla bakılmasına gerek yok. Oyuncularım niye eleştirdiğimi biliyor. Serdar ve Aydın'ın daha iyi yerlere geleceğini biliyorum. Benim istediklerimi yaparsan, hedeflerine daha çabuk ulaşırsın, taraftara oynarsan yerinde sayarsın. Futbolcu küserse kendine yapar. Başarılı olmaları için konuştum. Aydın ve Serdar ile sözleşme uzatmak istiyoruz. Gençlerbirliği, sevenlerinin olmalı, menfaatçilerin değil. Bu kulübe 9 yaşında girdim, gerçeklerini biliyorum. Yarın hangi çatlak seslerin çıkacağını da biliyorum. Tek derdim var çocuğuma helal ekmek götürmek. Bu kulübün babası gitmiş, hala gölgesini arıyoruz."

Murat Cavcav'dan ilk prim

Gençlerbirliği Kulübünün dün yapılan olağanüstü genel kurulunda başkanlığa seçilen Murat Cavcav, prim sürprizi yaptı.

Cavcav, maçın ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, karşılaşma öncesi futbolcularla soyunma odasında bir araya geldiğini ancak heyecan olmaması için prim konusunu gündeme getirmediğini aktardı.

Galibiyetin ardından soyunma odasına gittiğini belirten Cavcav, "Bizi camia olarak çok mutlu ettiler. Soyunma odasına gidip prim açıkladım. Miktarı ise bizde kalsın." ifadelerini kullandı.

Atiker Konyaspor cephesi

Atiker Konyaspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, son haftalara bakıldığında iki takımın da çıkışa ihtiyacının bulunduğunu ancak sahada bu duruma uygun davrananın Gençlerbirliği olduğunu belirtti.

Karşılaşmada takımların en üst düzeyde mücadele ettiğini kaydeden Kocaman, "Aradaki temel fark şuydu, bütün enerjisini grup halinde harcayan bir takım ile enerjisini bireysel olarak harcayan bir ekibin mücadelesi vardı. Grup halinde enerjisini biriktirip harcayan takımın oyun içerisinde bir adım önde olması da muhtemeldi. Tamamen maç bu şekilde geçti." diye konuştu.

Kalelerinde gördükleri ilk gol sonrası net denilebilecek 4 pozisyona girdiklerini dile getiren Kocaman, "Anlık bireysel çabalarla üretilen pozisyonlardı. Bunlardan biri maça tutunma ihtimalimizi artırabilirdi. Skora söyleyecek hiçbir şeyimiz yok, söylemek lazım. Son 6 maçta 4. yenilgi, ufak tefek sıkıntıların olduğu yadsınamaz bir gerçek." ifadelerini kullandı.

Yeşil-beyazlı ekibin maçlarını oynadığı stadın zemininin de giderek kötüleştiğine vurgu yapan Kocaman, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bizim sahamız da kötüye gitti, dolayısıyla geçen haftaki maçta da rakibi sıkıntılı ve açık yakalayabilecek duruma getirmek çok zor oldu. Düzeltmemiz lazım. Başkentin stadı da aynı şekilde, yine berbat bir zemin. Kontroller zorlaşıyor. Oyun, hakem, antrenör ve futbolcuların adalet çevresinde dönmeye başladığı zaman gelişir. Bu duygu ve düşüncemizi kaybetmiş durumdayız. Bugünkü koşullar içinde bunu tersine çevirme şansı imkansıza yakın. Rakip için de kendimiz için de adil olan ne ise o olsun istiyorum."